ANA SAYFA     HAKKIMIZDA     MÜZE     ŞEHİTLERİMİZ     DOKÜMAN ARŞİVİ     FOTOĞRAF ARŞİVİ     GEZİ     YAZARLARIMIZ     İLETİŞİM  
 
  Müze  
  1. Dünya savaşı  
  İtilaf Dev. Savaş Planları  
  Ordular  
  Savaşa Girmemiz  
  Komutanlar  
  Çanakkale Savaşı  
  Deniz Savaşları  
  Hava Savaşları  
  Kara Savaşları  
  Cephede Koşullar  
  Gaz Kullanıldı mı?  
  Savaşın Sonuçları  
  Savaşın Etkileri  
  Çanakkale ve Yahudiler  
  Şehitlerimiz  
  Gazilerimiz  
  57. Alay Tarihi  
  Asker Mektupları  
  Anzaklar  
  Arşivlerde Çanakkale  
  Çanakkale Gençlik ve Sporcular  
  Asker İmamlar  

Sitede Ara


 

Komutanlar

« Geri   

    Ali Fuad CEBESOY     Cemal Paşa
    Cevat Paşa (Çobanlı)     Enver Paşa
    Esat Paşa     Limon Von SANDERS
    Musa Kazım KARABEKİR     Mustafa Fevzi Çakmak
    Mustafa Kemal ATATÜRK
Limon Von SANDERS
    Liman Von Sanders, Otto (1855-1929)

Liman Von Sanders, Otto (1855-1929)




Fakat böyle bir oynak savunmanın,özellikle Gelibolu Yarımadası'nda önemli bir sakıncası vardı: Arazi ve yol durumu...

Gerçekten de Saros Körfezi'nde (Bolayır Berzahı) 4.8 kilometrelik bir genişlikten, güneyde Anafartalar'da 20 kilometrelik bir genişliğe ulaşan ve bu şekliyle bir üçgene benzeyen Gelibolu Yarımadası dağlık bir yapıya sahipti. Sanders'in benzetmesiyle Gelibolu arazisi "yamaçlar, derin boğazlar ve keskin yarlar ile bölünmüş dağlardan ibaretti."

Öyleydi ama, Mareşal Sanders'e göre başka çarede yoktu. O da öyle yaptı ve kıyılarda zayıf, derinlikte kuvvetli olmak esasına göre birliklerini düzenledi. Hazırlıklar, düşmanın çıkarma harekatına giriştiği 25 Nisan'dan iki hafta önce bitirilmişti. Buna göre:

Beşinci Ordu Komutanı Mareşal Sanders, karargahıyla Gelibolu'daydı.

Emrinde iki kolordu vardı: 3. ve 15. kolordular.
3.Kolordunun üç tümeni vardı:
5.Tümen, Saros bölgesinde. Komutanı Yarbay Hasan Basri.
7.Tümen, Bolayır bölgesinde. Komutanı Albay Halil.
9.Tümen, Seddülbahir bölgesinde. Komutanı Albay Halil Sami.
15.Kolordu Komutanı Alman Generali Weber, karargahı ile Kalver Çiftliği'nde ve Anadolu yakasını savunmakla yükümlü.
15.Kolordunun iki tümeni bulunuyor:
3.Tümen, Kumkale bölgesinde. Komutanı Alman Albay Nicolai.
11.Tümen, Beşige bölgesinde. Komutanı Albay Refet.

Ayrıca doğrudan doğruya Beşinci Ordu Komutanlığına bağlı bir tümen (19.Tümen), bir süvari tugayı (1.Tugay), bir piyade alayı ve dört jandarma taburu vardı. 19.Tümen, Yarbay Mustafa Kemal emrinde ve Eceabat'ta Beşinci Ordu'nun ihtiyatını oluşturuyordu. Süvari Tugayı ise yine ordu emrinde olarak Saros Körfezi batısında Bulgar hududuna kadar olan geniş kıyı kesimini gözetlemekteydi. Jandarma taburları da,düşmanın fazla beklenmediği kıyılar da gözetleme görevi yapmaktaydılar. Beşinci Ordu'nun asker sayısı 84000 (Müttefiklerin 75000), top sayısı 72 (Müttefiklerin donanma hariç 140) idi. Türk asker sayısı düşmana nazaran 9000kişi daha fazla idi ama bu bir sayısal görüntüden ibaretti. Aslında tarafların savaş gücünü belirleyen, (eğitim ve moral başta olmak üzere) silahların kalitesi, silah, cephane, araç, gereç bütünlemesi ve özellikle ağır makinalı tüfek ve topun miktarı idi ve bunlar da düşmandan yana idi.

Büyük savaştan bir gün önce Türk savunma kuvvetleri ile Beşinci Ordu Komutanı Mareşal Liman Von Sanders, dört haftalık bir uğraşın sonucuna ulaşmış ve hazırlıklarını olabildiğince bitirmişti. Mareşal, 60 yaşına rağmen masa başında pek az oturuyor, zamanının çoğunu arazide, birliklerinin arasında tatbikat ve eğitimlerde geçiriyordu.
 
Daha sonraları o günler için şunları yazacaktı:
"Sahilde gözetleme görevi ile uyuşmuş Türk birliklerini,durumun gerçeklerine uygun biçimde hareketli bir hale getirmek için yürüyüşler ve tatbikatlar çok faydalı oldu."  Gerektiğinde birliklerin bir yerden diğerine nakli için limanlarda gemi bulundurduktan başka, gruplar arasındaki yolları da işçi taburlarını çalıştırarak yapmaya başlamıştık. Yarımada üzerinde bir baştan ötekine giden kesiksiz bir yol mevcut değildi. Ekseriya yayaların ve yüklü hayvanların geçebileceği patikalar vardı, fakat tekerlekli topçunun bunlardan geçmesi mümkün değildi.
 
Yeni gruplaşma, gece yürüyüşleri ile sağlandı. Bu suretle düşman uçaklarının keşifleri engellendi. Tehlikeli sahil kesimlerinde sahra tahkimatını bütün kuvvetimizle ve geceleri pekiştiriyorduk. Engelleme inşaatı için Türkiye'de hem malzeme hem de araç ve gereç noksandı. O kadar ki, basılınca patlayan kara mayınları terine torpido başlıklarını ve dikenli tel engeli olarak da bahçe ve tarla kenarlarındaki telleri kullanmak zorunda kaldık.

24 Nisan'da Çanakkale'nin Anadolu yakasındaki 11.Tümen ile büyük bir manevra düzenledim. Burada esas mesele, düşmanın Küçük Beşige Limanı'na yaptığı varsayılan çıkarmayı önlemekti. Öğleden sonra Gelibolu'ya döndüm.

25 Nisan sabah saat 05:00den itibaren Gelibolu'daki ordu karargahına, düşman çıkarmasının yapıldığı veya yapılacağı yolunda raporlar yağmaya başladı.  Ordu Komutanı Mareşal Sanders, sabah ilk haberlerle beraber, yanına sadece Yaveri Alman Binbaşı Pirke'yi alarak koşup geldiği Bolayır sırtlarından (Gelibolu'nun kuzeyi), Saros Körfezi'ndeki düşman gemi grubunu görüyor, göremediği diğer dört grup hakkında ise ancak kendisine ulaşan raporlardan bilgi ediniyordu.
 
"Gözetlemeyi örtebilecek ve sütre olabilecek tek bir ağaç ve çalının dahi bulunmadığı Bolayır'ın dar sırtı üstünden Saros Körfezi bütünüyle görünüyordu. Karşımızda pek yakın olarak düşmanın savaş ve taşıt gemilerinden oluşan 20 kadar tekne sayılabiliyordu. Bazıları yalçın kıyılara yapışık görünecek kadar ileriye sokulmuş bulunuyordu. Diğerleri ise biraz uzakta veya seyir halinde idiler. Savaş gemileri bordalarında ateş ve duman görülmekte, bütün kıyılarla bulunduğumuz tepeler düşman donanma topçusunun mermilerine hedef olmakta idi.

Bu Yazı 28234 kere okunmuştur.



Sayfalar  12 3 4 5
 

Resmi Büyütmek için tıklayın...

Resmi Büyütmek için tıklayın...

Resmi Büyütmek için tıklayın...

Resmi Büyütmek için tıklayın...

Liman Von Sanders Yavuz Zırhlısı Personeliyle

 
 

Sitede yayınlanan her türlü yazı, haber, resim, şiir, müzik ve videonun izinsiz kullanılması, yayınlanması yasaktır.

 

Tasarım & Programlama ÜÇBOYUT